"KİMSEYE HAYRIM YOK, ZARARIMDAN BAŞKA"
Vatan gazetesinin haberine göre, psikiyatrik değerlendirme bölümünde Evren'le soru-cevap şeklinde yapılan görüşmedeki bazı ifadelerine de yer verildi. Rapora göre Evren, doktorlara, "1917 doğumluyum. Birkaç aydır hastanede yatıyorum. (Günlük zorunlu ihtiyaçlarını etkileyen bazı zorlanmalar) nedeniyle güçlük yaşıyorum. Her yere yardımla gidiyorum. Kendi başıma bir şey yapamıyorum. Düğmelerimi bile ilikleyemiyorum. Bu yaşa kadar insan yaşamamalı. Kimseye hayrım yok, zararımdan başka" dedi.
Doktorlar, Evren'in bu sözlerinden "düşünce içeriğinde depresif elemanlarının belirginleştiği" sonucuna ulaştı. Raporda Evren'in çay bardağını tutamadığının gözlendiği belirtilerek psiko-motor aktivitesinin yavaşladığı ve hafif derecede apraksisi olduğu (fiziksel yeterliliği ve hareket etme arzusu olmasına rağmen, öğrenilmiş anlamlı hareketleri gerçekleştirme yeteneğinin kaybı) belirtildi.
ZEKASI NORMAL
Evren'in bilincinin açık olduğu, yer-zaman-kişi oryantasyonun tam bulunduğu, algı bozukluğu olmadığı, ancak anlık ve yakın belleğinde zayıflama saptandığına yer verilen raporda "Uzak bellek yaşına göre yeterli bulunmuştur. Zekanın kabaca normal sınırlarda olduğu izlenimi edinilmiştir. Gerçeği değerlendirmesini bozan belirgin bir psikotik belirtisi yoktur" denildi.
Raporda, Evren'in düşünce içeriğinde perseveratif biçimde (sürekli takıldığı bir konudan bahsetmesi) geçmişte yaşadıklarına yönelik temaların hakim olduğu da belirtildi, ancak geçmişteki hangi konulardan sürekli bahsettiği belirtilmedi. Diğer değerlendirmelerde de Evren'in ayağa kalkabildiği, yürüyebildiği ancak desteğe ihtiyacı olduğu belirtilen raporda "Kabaca bunama yok. Kendisinin uzun süre ayakta durması ve yürümesi mümkün değil" denildi.
Evren'in 20'den fazla ciddi akut ve kronik hastalığı, 13 adet sürekli kullandığı ilaç ve çok sayıda gerekli hallerde kullandığı ilaç olduğuna dikkat çekilen raporda "Ancak yardımla günlük aktivitelerini yerine getirebilmektedir. Gaita ve idrar problemleri, tremoru (el titremesi) sosyal, fonksiyonel ve psikolojik durumunu bozmaktadır. Bu durumları göz önüne alındığında kendisinin tıbben duruşmaya katılması uygun değildir" denildi.
"BAYILABİLİR, KALP KRİZİ GEÇİREBİLİR"
Evren'in hipertansiyonu olduğu, iki koroner arterine 3 stent takıldığı, kalp krizi geçirdiği belirtilen raporda, duruşmaya katılması durumunda derin ven trombozu (toplardamar içerisinde pıhtı oluşması), akciğer embolisi, ileus (bağırsak tıkanması), kalp krizi ve bayılma riski olduğu belirtilerek "Belirtilen sürelerde oturarak veya ayakta ifade vermesi ve sorgulanması tıbbi açıdan uygun bulunmamıştır. Bu tıbbi bulgular hastanın mahkemeye gerektiğinde doktor ve sağlık ekipmanı ile getirtilerek ifade vermesi durumunda sağlığı yönünden hayati tehlikeyle sonuçlanabilecek bir durum yaratabilir" denildi.
EVREN'İN SAĞLIK DURUMU NASIL?
Kenan Evren sağlık sorunları nedeniyle üç yıldır Ankara Gazi Orduevi bünyesinde bulunan konutta ikamet ediyor. Kenan Evren'in en büyük yardımcısı ise Mihriban hemşire. Yıllardır Evren'in yanında görev yapan Mihriban hemşire, onun sağlık durumunu da en yakından bilen birisi. Evren'in kemik erimesinden dolayı sık sık düştüğünü ve kırıklar oluştuğunu belirten hastane yetkilileri, Evren'in sağlık durumunu şöyle anlattılar: "Kenan Evren 7 yıl önce bağırsak tıkanması nedeniyle hastanemizde büyük bir ameliyat geçirdi. Bağırsaklarının önemli bir bölümü alındı. Önceki yıl da yine sağlık sorunları nedeniyle bağırsaklarının yine bir kısmı alındı. Bağırsakları olmadığından devamlı sindirim sistemi rahatsızlığı var. Buna bağlı olarak tansiyon düşüklüğü, beslenme güçlüğü yaşıyor. Kemiklerinin de yaşlılığa bağlı olarak direnci azalmış durumda. Bu yüzden düşmemesi gerekiyor. Kalp damarında stent var. Beyne giden ana damarlardan birisinde kireçlenme var. Bu durum Evren'in ayağa kalktığında düşmesine ve bayılmasına neden oluyor. Yürümeye bile takati kalmıyor."
İFADE İÇİN TELEFONLA ÇAĞRILMIŞ
Evren'in ifadesinin alınması için başlangıçta C. Savcısı tarafından ifadeye telefonla adliyeye çağrıldığı öğrenildi. Ancak, Evren'in yanında bulunan bir görevli "Savcım, Cumhurbaşkanlığı yapmış olan, üstelik yürümekte bile zorlanan bir kişinin adliyeye çağrılmasını takdirinize bırakıyorum. Evinde ifade alırsanız kendisi de memnun olur" dedi. Bunun üzerine C.Savcısı Evren'i adliyeye getirmedi, ifade için evine gitti.
EVREN'İ KAHREDEN SÖZLER
Hakkında açılan dava ile ilgili olarak basma açıklama yapmak istemeyen Kenan Evren, davanın gelişimini televizyon haberlerinden öğreniyor. Kendisiyle ilgili haberlere zaman zaman öfkelenen Evren, özellikle "Kafese konulup yargılansın" sözüne isyan etti. Geçmişte kendisine yakın bazı isimlerin yorumları da Evren'i kızdırdı. Yanma, yazarların 12 Eylül harekatından sonra yazdıkları ve daha sonra yazdıklarını içeren kitabı getirten Evren, bunlarla ilgili pasajlar okudu. Evren'in genel sağlık durumunun iyi olmadığını, ancak güçlü bir hafızaya sahip olduğunu belirten bir yetkili, "Evren'in hesap vermek ten değil, yapılan hakaretlerden dolayı büyük rahatsızlık duyduğunu" söyledi.
EVREN'İN GENELKURMAY BAŞKANI OLUŞU İLGİNÇ
Darbenin lideri Evren'in, Genelkurmay Başkanlığı'na gelişinin de iyi bilinmediğini belirten, bir dönem çok yakınında olan bir isim, şunları anlattı: "Kenan Evren, emekliliğe hazırlanıp Narlıdere'de bir ev almıştı. Onu yerleştiriyordu Kara Kuvvetleri Komutanlığı için 1. Ordu Komutanı Orgeneral Adnan Ersöz'ün, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Şükrü Olcay'ın, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Ali Fethi Esener'in isimleri geçiyordu. Fakat üçü birden 29 Ağustos'ta emekliye ayrıldı. Kadere bakın ki, sivil hayata uyum sağlamaya çalışan Kenan Evren, üç komutanın birden emekliye ayrılması nedeniyle Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na getirildi. Ardından da Genelkurmay Başkanı oldu."
Vatan gazetesinin haberine göre, psikiyatrik değerlendirme bölümünde Evren'le soru-cevap şeklinde yapılan görüşmedeki bazı ifadelerine de yer verildi. Rapora göre Evren, doktorlara, "1917 doğumluyum. Birkaç aydır hastanede yatıyorum. (Günlük zorunlu ihtiyaçlarını etkileyen bazı zorlanmalar) nedeniyle güçlük yaşıyorum. Her yere yardımla gidiyorum. Kendi başıma bir şey yapamıyorum. Düğmelerimi bile ilikleyemiyorum. Bu yaşa kadar insan yaşamamalı. Kimseye hayrım yok, zararımdan başka" dedi.
Doktorlar, Evren'in bu sözlerinden "düşünce içeriğinde depresif elemanlarının belirginleştiği" sonucuna ulaştı. Raporda Evren'in çay bardağını tutamadığının gözlendiği belirtilerek psiko-motor aktivitesinin yavaşladığı ve hafif derecede apraksisi olduğu (fiziksel yeterliliği ve hareket etme arzusu olmasına rağmen, öğrenilmiş anlamlı hareketleri gerçekleştirme yeteneğinin kaybı) belirtildi.
ZEKASI NORMAL
Evren'in bilincinin açık olduğu, yer-zaman-kişi oryantasyonun tam bulunduğu, algı bozukluğu olmadığı, ancak anlık ve yakın belleğinde zayıflama saptandığına yer verilen raporda "Uzak bellek yaşına göre yeterli bulunmuştur. Zekanın kabaca normal sınırlarda olduğu izlenimi edinilmiştir. Gerçeği değerlendirmesini bozan belirgin bir psikotik belirtisi yoktur" denildi.
Raporda, Evren'in düşünce içeriğinde perseveratif biçimde (sürekli takıldığı bir konudan bahsetmesi) geçmişte yaşadıklarına yönelik temaların hakim olduğu da belirtildi, ancak geçmişteki hangi konulardan sürekli bahsettiği belirtilmedi. Diğer değerlendirmelerde de Evren'in ayağa kalkabildiği, yürüyebildiği ancak desteğe ihtiyacı olduğu belirtilen raporda "Kabaca bunama yok. Kendisinin uzun süre ayakta durması ve yürümesi mümkün değil" denildi.
Evren'in 20'den fazla ciddi akut ve kronik hastalığı, 13 adet sürekli kullandığı ilaç ve çok sayıda gerekli hallerde kullandığı ilaç olduğuna dikkat çekilen raporda "Ancak yardımla günlük aktivitelerini yerine getirebilmektedir. Gaita ve idrar problemleri, tremoru (el titremesi) sosyal, fonksiyonel ve psikolojik durumunu bozmaktadır. Bu durumları göz önüne alındığında kendisinin tıbben duruşmaya katılması uygun değildir" denildi.
"BAYILABİLİR, KALP KRİZİ GEÇİREBİLİR"
Evren'in hipertansiyonu olduğu, iki koroner arterine 3 stent takıldığı, kalp krizi geçirdiği belirtilen raporda, duruşmaya katılması durumunda derin ven trombozu (toplardamar içerisinde pıhtı oluşması), akciğer embolisi, ileus (bağırsak tıkanması), kalp krizi ve bayılma riski olduğu belirtilerek "Belirtilen sürelerde oturarak veya ayakta ifade vermesi ve sorgulanması tıbbi açıdan uygun bulunmamıştır. Bu tıbbi bulgular hastanın mahkemeye gerektiğinde doktor ve sağlık ekipmanı ile getirtilerek ifade vermesi durumunda sağlığı yönünden hayati tehlikeyle sonuçlanabilecek bir durum yaratabilir" denildi.
EVREN'İN SAĞLIK DURUMU NASIL?
Kenan Evren sağlık sorunları nedeniyle üç yıldır Ankara Gazi Orduevi bünyesinde bulunan konutta ikamet ediyor. Kenan Evren'in en büyük yardımcısı ise Mihriban hemşire. Yıllardır Evren'in yanında görev yapan Mihriban hemşire, onun sağlık durumunu da en yakından bilen birisi. Evren'in kemik erimesinden dolayı sık sık düştüğünü ve kırıklar oluştuğunu belirten hastane yetkilileri, Evren'in sağlık durumunu şöyle anlattılar: "Kenan Evren 7 yıl önce bağırsak tıkanması nedeniyle hastanemizde büyük bir ameliyat geçirdi. Bağırsaklarının önemli bir bölümü alındı. Önceki yıl da yine sağlık sorunları nedeniyle bağırsaklarının yine bir kısmı alındı. Bağırsakları olmadığından devamlı sindirim sistemi rahatsızlığı var. Buna bağlı olarak tansiyon düşüklüğü, beslenme güçlüğü yaşıyor. Kemiklerinin de yaşlılığa bağlı olarak direnci azalmış durumda. Bu yüzden düşmemesi gerekiyor. Kalp damarında stent var. Beyne giden ana damarlardan birisinde kireçlenme var. Bu durum Evren'in ayağa kalktığında düşmesine ve bayılmasına neden oluyor. Yürümeye bile takati kalmıyor."
İFADE İÇİN TELEFONLA ÇAĞRILMIŞ
Evren'in ifadesinin alınması için başlangıçta C. Savcısı tarafından ifadeye telefonla adliyeye çağrıldığı öğrenildi. Ancak, Evren'in yanında bulunan bir görevli "Savcım, Cumhurbaşkanlığı yapmış olan, üstelik yürümekte bile zorlanan bir kişinin adliyeye çağrılmasını takdirinize bırakıyorum. Evinde ifade alırsanız kendisi de memnun olur" dedi. Bunun üzerine C.Savcısı Evren'i adliyeye getirmedi, ifade için evine gitti.
EVREN'İ KAHREDEN SÖZLER
Hakkında açılan dava ile ilgili olarak basma açıklama yapmak istemeyen Kenan Evren, davanın gelişimini televizyon haberlerinden öğreniyor. Kendisiyle ilgili haberlere zaman zaman öfkelenen Evren, özellikle "Kafese konulup yargılansın" sözüne isyan etti. Geçmişte kendisine yakın bazı isimlerin yorumları da Evren'i kızdırdı. Yanma, yazarların 12 Eylül harekatından sonra yazdıkları ve daha sonra yazdıklarını içeren kitabı getirten Evren, bunlarla ilgili pasajlar okudu. Evren'in genel sağlık durumunun iyi olmadığını, ancak güçlü bir hafızaya sahip olduğunu belirten bir yetkili, "Evren'in hesap vermek ten değil, yapılan hakaretlerden dolayı büyük rahatsızlık duyduğunu" söyledi.
EVREN'İN GENELKURMAY BAŞKANI OLUŞU İLGİNÇ
Darbenin lideri Evren'in, Genelkurmay Başkanlığı'na gelişinin de iyi bilinmediğini belirten, bir dönem çok yakınında olan bir isim, şunları anlattı: "Kenan Evren, emekliliğe hazırlanıp Narlıdere'de bir ev almıştı. Onu yerleştiriyordu Kara Kuvvetleri Komutanlığı için 1. Ordu Komutanı Orgeneral Adnan Ersöz'ün, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Şükrü Olcay'ın, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Ali Fethi Esener'in isimleri geçiyordu. Fakat üçü birden 29 Ağustos'ta emekliye ayrıldı. Kadere bakın ki, sivil hayata uyum sağlamaya çalışan Kenan Evren, üç komutanın birden emekliye ayrılması nedeniyle Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na getirildi. Ardından da Genelkurmay Başkanı oldu."